TBMM’de kabul edilen İklim Kanunu’na ilişkin iş dünyasından eleştiriler gelmeye devam ediyor. Dizayn 35 İç ve Dış Ticaret A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Üstün, söz konusu yasanın üretim ve tedarik zincirinde ciddi maliyet artışlarına neden olacağını belirterek, “Bu yasa sanayiciye çevre yatırımı değil, idari yük getiriyor. Pazar rekabeti bozulacak, iç üretim gerileyecek, dışa bağımlılık artacak” ifadelerini kullandı.

“Yük Paylaşımı Değil, Yük Bindirmesi Yapılıyor”

Mustafa Üstün, İklim Kanunu’nun öngördüğü karbon yönetimi ve emisyon ticareti sistemlerinin reel sektörün dinamiklerine uygun olmadığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Yasa, sanayiciyi emisyon maliyetleriyle baskı altına alıyor ama bu maliyetin tedarik zinciri üzerinden vatandaşa yansıtılacağını görmezden geliyor. Üretici üretmekten caydırılıyor, yatırımcı önünü göremiyor.”

Üstün’den Kritik Uyarılar:

1. Karbon ayak izi izleme zorunluluğu, özellikle KOBİ’lerde ciddi altyapı yatırımı gerektiriyor. Bu durum küçük işletmeleri rekabet dışı bırakabilir.

2. Emisyon Ticaret Sistemi, sanayi için ek maliyet yaratırken fiyatlar üzerinden doğrudan tüketiciyi etkiliyor.

3. Karbon yutak alan ilanları, organize sanayi bölgeleri dışındaki yatırım arazilerinde belirsizlik ve mülkiyet riskleri doğuruyor.

4. Enerji dönüşüm politikaları, fosil kaynakların finansal dışlanmasıyla sanayi yatırımlarında duraksamaya neden oluyor.

5. Karbon sınırlamalarıyla, ihracat yapan firmalar sertifikasyon baskısına girerken, yerel pazar rekabet gücünü kaybediyor.

“Sanayici Üretimden Soğursa, Bu Yasa Ne Kazandırır?”

Dizayn 35 Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Üstün, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Biz çevreyi korumanın, üretim ve yatırımın önüne set çekmeden yapılabileceğine inanıyoruz. Ancak bu yasa, reel sektörü bir denge unsuru değil, hedef tahtası hâline getirmiştir. Karbon ayak izi gibi kavramlar yalnızca çevresel değil, ekonomik sınıflandırma aracına dönüşmemelidir.”

Üstün, iş dünyasının görüşleri dikkate alınmadan yürürlüğe konan bu yasanın yeniden ele alınmasını, sektör temsilcileriyle istişare içinde revize edilmesini ve Türkiye'nin kalkınma öncelikleriyle uyumlu hâle getirilmesini talep etti.