|
Tweet |
Kayadan, açıklanan ücretin çalışanlara gelecek planı yaptırmak bir yana, mevcut ihtiyaçları ertelemeye zorladığını ifade etti. Özellikle büyükşehirlerde asgari ücretin artık yalnızca ayakta kalma mücadelesine dönüştüğünü vurgulayan Kayadan, gelir-gider dengesinin tamamen bozulduğunu söyledi.
Çankaya’da tek maaşla geçinen bir çalışanın, barınma ve ulaşım giderlerini karşıladıktan sonra mutfak harcamalarında dahi ciddi kısıntıya gitmek zorunda kaldığını belirten Kayadan, sosyal hayata katılımın neredeyse imkânsız hale geldiğini dile getirdi. Kitap, kültür, spor gibi harcamaların artık lüks olarak görüldüğünü ifade etti.
“Şehir hayatı görmezden gelinemez”
Kayadan, büyükşehirlerde yaşam maliyetlerinin her kalemde yükseldiğine dikkat çekerek, tek tip ücret politikasının farklı şehirlerde aynı sonucu doğurmadığını söyledi. Alım gücünü korumayan hiçbir rakamın, çalışanlar açısından gerçek bir iyileşme anlamına gelmeyeceğini belirtti.
Kayadan, Saadet Partisi’nin ekonomik bakış açısının merkezinde insan onurunun yer aldığını ifade ederek, emeğin karşılığını koruyan ve çalışanları sürekli borçlanmaya mahkûm etmeyen bir düzenin mümkün olduğunu vurguladı. En düşük ücretin, gerçek yaşam şartları esas alınarak yeniden değerlendirilmesi gerektiğini sözlerine ekledi.